Gülçin: 'Hobin var mı?' (Kahkahalar)
Yasemin: Bu benim sorum.
Eren: Aman Tanrım soruya bak!!!
Yasemin: Ne var, ben arabayla uğraşmayı seviyorum mesela!
Eren: Ha doğru, doğru.
Gülçin: Dün saat 03:00'e kadar söz yazmak için uğraştım. Bu sayılır mı?
Cemre: 'Ben Gülçin' de konuşmaya başlamadan önce, kız (Benden bahsediyor) nereden tanısın seslerimizi, sanki kameraya çekiyor!
Gülçin: Ben Gülçin!
Yasemin: O her zaman yaptığın bir şey, hobini söyle.
Gülçin: Yoga yapıyorum desem?
Yasemin: Bak işte bu hobi.
Gülçin: Ama her zaman da söz yazmaya çalışırım.
YAŞIMA UYMAYAN ŞARKIYI SÖYLEMEM
* Şişe Eren'i gösteriyor
Eren: 'En sevdiğin tatlı?'
Yasemin: Bu benim sorum.
Eren: Sensin tatlım! (Kahkahalar)
Cemre: Benim sorularım, sizinkilere göre çok beter!
Eren: (Herkes susup Eren'e bakınca) E söyledim işte, en sevdiğim tatlı sensin Yasemin.
* Şişe yine Eren'i gösteriyor
Eren: 'Pepsi turnesinde yaşadığın en komik olay?'
Gülçin: Ben sordum bunu.
Eren: İki tane var. İlki siluet perdelerin arkasında dans edip sonra da o perdeleri yırtarak, içlerinden çıktığımız şarkıda yaşandı. Son konserimizdeki perde biraz kalındı. Ben de Gülçin'e 'Bu kağıt biraz kalın, çok sert vurmamız gerek unutma' dedim. Çıkmamız gereken an gelince ben çok sert bir şekilde vurdum kağıt perdeye ama elim çıkmadı sadece ayağım çıktı! Üstelik ayağımın olduğu kısım da tam seyircinin görebileceği bir yerdeydi.
Cemre: Zaten siluet kağıdından olduğu için her şey görünüyor.
Eren: Evet, arkadan gölge olarak da görünüyoruz! Hemen eğilip aşağıdaki deliği yırttım. Yanımdaki dansçı da görmüş olanları. Çok 'cool' ve ciddi durmamız gereken bir yerde gülmeye başladık! (Herkes kıkırdıyor) Diğerinde de 'Olmaz Böyle Şey'i söylüyoruz. Şarkının bir kısmında dansçılar önümüzde dans ederken kafalarını arkaya doğru atıyorlar. Önümdeki dansçı bana kafasını o kadar sert bir şekilde geçirdi ki inanılmaz canım acıdı!
Gülçin: 'Geçirdi' dedin!
Eren: Derim çünkü çok acıdı!